Her hafta bir kitabın incelemesini okuyacağınız bu sıralı yazıların birincisinin misafiri Sabahattin Ali’nin ölümsüz eseri Kürk Mantolu Madonna. Biz kitabın Yapı Kredi Yayınları tarafından basımını okuduk. Farklı bir yayın evi tercih ediyorsanız yorum olarak yazabilirsiniz.
Kürk Mantolu Madonna İncelemesi
Türk edebiyatının en çok okunan kitaplarından bir tanesi olan Kürk Mantolu Madonna içerdiği konu bakımından sosyal olaylara değinen dönemin sosyal yaşantısını eşsiz bir hikaye ile bizlere anlatan bir romandır. Aslında romanı baştan sonra okuduğunuzda bir değil iki hikaye okuduğunuzu hissedeceksiniz. Size öyle güzel bir izlenim verebilir.
Kürk Mantolu Madonna’da Üç ana karakter üzerine kurulu bir senaryo var. Rasim karakteri ki ana karakterimizin iş arkadaşı yani Raif Efendi’nin. Raif Efendi’nin gizemli, heyecanlı ve bir o kadar da sürükleyici hayat hikayesine ulaşmamıza vesile olan karakter Rasim karakteri. Bir süre onun basit hikayesi ile temel atılıyor ve sonra Raif Efendi ile hayatının aşkı Maria Puder arasındaki tutkulu, naif ve utangaç aşk hikayesi karşılıyor bizi.
Ben romanı okurken bu kadar etkileneceğimi beklemiyordum açıkçası. Karakterler öyle derin bir analiz ile anlatılıyor ki onları kendi hayatınızdan birileriymiş gibi hissediyorsunuz. Kürk Mantolu Madonna kitabının kahramanları olmaktan çıkıp bir parçanız oluveriyorlar adeta. Raif’in utangaç ve içine kapanık tavrı, Maria Puder’in açıklığı ve kendine güvenen kişiliği sizleri bir anda onları daha fazla tanımaya itiyor.
Kürk Mantolu Madonna eseri Sabahattin Ali’nin tüm romanlarında olduğu gibi üst düzey bir anlatım tekniğine sahip. Biraz Zweig tarzı da denebilir. İki ana anlatıcı üzerinden ilerleyen bir anlatım var ki bu da üstte dediğim gibi iki farklı hikaye okumuş hissiyatı veriyor okuyucusuna. Sadece Kürk Mantolu Madonna’yı değil ismi koyulmayan bir başka hikayeyi daha bitirdiğiniz hissine kapılıyorsunuz.
Kürk Mantolu Madonna’dan Seçkiler
Seni seviyorum. Deli gibi değil, gayet aklı başında bir sevgi bu.
Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
Yaşamak, tabiatın en küçük kımıldanışlarını sezerek, hayatın sarsılmaz bir mantık ile akıp gidişini seyrederek yaşamak; herkesten daha çok, daha kuvvetli yaşadığını, bir ana bir ömür kadar çok hayat doldurduğunu bilerek yaşamak… Ve bilhassa bütün bunları anlatacak bir insanın mevcut olduğunu düşünerek yaşamak…
Hiç de fena insanlar değillerdi. Yalnız boş, bomboş mahluklardı.
Kürk Mantolu Madonna’nın Puanı
Kusursuz kelimesinin Türk Edebiyatı’na taşınmış hali olan Kürk Mantolu Madonna’ya verdiğimiz puan kesinlikle 10 üzerinden 10! Günümüz edebiyatının körelmesi ve değer verilmemesi bu tarz eserlerin bir daha karşımıza çıkmasını zorlaştırıyor. Umarım ileride birçok Sabahattin Ali gibi yazarımız olur, birçok Kürk Mantolu Madonna gibi eserimiz olur.
