Bilim ve Teknolojiİcat

Bilgisayarı Kim İcat Etti

Bilgisayar, üzerine işlemiş olduğumuz bilgiler doğrultusunda istediğimiz bilgileri saklayabilen ve istediğimizde geri verebilen cihaza denilmektedir. İlk elektrikli bilgisayar ise ENIAC’tır. Bilgisayarlar tarih boyunca pek çok şekilde karşımıza çıkmıştır fakat bilgisayar tarihçesine bir göz attığımızda görüyoruz ki bilgisayar fikri aslında çok eski yıllara dayanmamaktadır. Charles Babbage ( 1792-1871) henüz 1830 yıllarında fark makinesini ve bunun ardından da analitik makineyi yaparak hesaplama işlemlerinin elektromekanik araçlara yaptırılması ve sonuçların elde edilmesi ile ilgili görüşlerin doğmasına yardımcı olmuştu. Charles Babbage yapmış olduğu bu çalışmalara herhangi bir başarı göstermemiş olsa da bilgisayarın ilk temelinin onun tarafından atıldığı görüşü birçok kişi tarafından kabul edilmektedir.

Bilgisayarın İcadı

Bazı bilim adamı ilk bilgisayarların aslında abaküs olduğunu iddia etmektedir. Bu doğrultuda ise 1622 yılında William Oughtred tarafından ilk bilgisayarın icat edildiği söylenebilmektedir. Ancak günümüzdeki modern bilgisayarlara benzer yapıda bulunan ilk makine 1833-1871 yılları arasında İngiliz matematikçi olan Charles Babbage tarafından tasarlanmıştır. Yani bilgisayarı kim buldu sorusunun cevaplarından biri de Charles Babbage diyebiliriz. Çok eskiden bilgisayar kelimesi sadece bütün gün oturarak sayıları birbiri ile toplayıp çıkararak sonuçları tablolara giren insanlar için kullanılırken günümüzde bir cihaz için kullanılmaktadır.

Difference Engine

Bilgisayarlardan önce ilk olarak Fark Motoru yani Difference Engine cihazı tasarlanmıştı. Daha sonra tasarımın basitleştirilmesi yerine çok daha görkemli bir yapı olan Analitik Motor tasarlanmaya başlanmıştır. Bu cihaz bölme, çarpma, çıkarma, toplama ve çok daha karmaşık hesaplama işlemlerini yapabilen bir cihaz şekliydi. Bugün piyasada satılmakta olan birçok bilgisayar parçası gibi olan Analitik Motor’un parçaları sayesinde oldukça modern bir yapı olduğunu anlayabilmektedir. Aslında modern bir bilgisayarda iki temel bileşen bulunmaktadır. Bu bileşenleri ise bellek ve CPU veya işlemci birimi olarak söyleyebiliriz. Ancak Charles Babbage tabi ki de bu terimleri kullanmamıştır. Belleği store olarak adlandıran Babbage, CPU’yu da mill olarak adlandırmıştır. Bununla beraber Babbage’nin tasarladığı cihazda girilen kelimeleri kağıda basması için reader isimli cihaz bulunmaktaydı. Bugün kullanılmakta olan lazer yazıcıların ve mürekkep püskürtmeli yazıcıların öncüsü olarak bilinen bu yapı Babbage tarafından tasarlanmıştır.

Bunlarla beraber İngiliz yazar ve matematikçi olan Ada Lovelace, Charles Babbage tarafından geliştirilen Analitik Motor’un üzerinde birçok çalışma yapmıştır. Çalışmaları sonrasında ise Analitik Motor ile alakalı notlarına bakıldığında, bir bilgisayarın geliştirilmesi için amaçlanan ilk algoritma olduğu görülmekte ve bu nedenle kendisi de aslında bir bilgisayar programcısı olarak kabul edilmektedir.

bilgisayarı kim buldu

İlk Analog Bilgisayar

1872 yılları sırasında ilk modern analog bilgisayarın Sir William Thomson tarafından icat edildiği görülmektedir. Tekerlek, diferansiyel analizör ve disk mekanizmalarının kullanılması ile beraber bu analog bilgisayarlar diferansiyel denklemlerin kullanılması için tasarlanmıştı. 1876 yılında ise James Thomas tarafından bu bilgisayarların kullanılma konsepti gerçekleştirilmiştir.

1931 yılları sırasında H.L. Hazen ve Vannevar Bush tarafından ilk mekanik analog bilgisayar geliştirilmesi başarılmıştır. Ancak buna rağmen 1939 yılında George Stibiz tarafından ilk sayısal bilgisayar New York’ta bulunan Bill Laboratuarı’nda üretilmiştir. İkili sistemi bu makineye uygulamayı başaran Stibiz bu sayede oldukça kompleks sayılar ile aritmetik işlemler yapılmasını sağlamıştır.

Bilgisayar ile ilgili en hızlı ve önemli gelişmeler ise bakıldığında 2. Dünya Savaşı sonrasında yapılmaya başlandığı görülmektedir. Haward Aitken, IBM şirketi ile iş birliği yapma şartı ile 1944 yılında Mark I’i tamamlamayı başarmıştır. Mark I aslında oldukça küçük kapasiteli bir bilgisayar olsa da o zamanın koşullarında bakıldığında aslında büyük bir başarı olarak kabul edilmiştir. MARK I’da da bilgiler yine delikli kartlara veriliyordu ve yine deliklik kartlardan sonuçlar alınmaktaydı.

Elektromanyetik bilgisayarların gelişimi

1938’li yıllara bakıldığında bir denizaltında kullanılma amacı ile Birleşik Devletler Donanması elektromanyetik analog bilgisayarları geliştirdiği görülmektedir. Torpido Bilgisayarları olarak adlandırılan bu bilgisayarlar, hareketli olan bir hedefe torpido atma sorununu çözmek adına trigonometri kullanılan ilk bilgisayar olarak bilinmektedir. Aynı zamanda 2. Dünya Savaşı sırasında da birçok ülke bu bilgisayarı geliştirmeye çalışmıştır.

Hesaplama yapmak için mekanik röleleri ve elektrik anahtarlarını kullanan ilk sayısal elektromanyetik bilgisayarlar düşük bir çalışma hızına sahipti. Ancak sonunda vakum tüplerinin kullanılması ile beraber tamamen elektrikle çalışan ve çok daha hızlı bilgisayarlara geçiş yapılmıştır. Alman bir mühendis olan Konrad Zuse tarafından 1939 yılında yapılan Z2 ise elektromekanik röle kullanılan en eski bilgisayar örnekleri arasında yer almaktadır.

Vakum tüpleri ve dijital elektronik devreler

Analogların yerine dijital hesaplama döneminin başladığı bu dönemde artık tamamen elektronik olan devre elemanları elektromekanik ve mekanik eşdeğerlerinin yerine geçmekteydi. Londro’daki postanesinde 1930 yılları sırasında araştırma istasyonunda mühendis olarak çalışmakta olan Tommy Flowers 1934 yılında yapmış olduğu bir deneysel cihaz sayesinde yaklaşık 5 yıl sonra telefon santral ağının bir bölümünü binlerce vakum tüpü kullanarak elektronik olan bir veri işletme sistemine dönüştürmüştür.

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1942 yılında John Vincent Atanasoff ile birlikte Lowa Eyalet Üniversitesi’nde bulunan Clifford E. Berry ilk otomatik elektronik dijital bilgisayar olan ve tamamen elektronik olarak çalışan Atanasoff Berry Computer’ı (ABC)  geliştirmişlerdir. Yani bilgisayarı kim buldu sorusunun cevapları arasında bu bilim adamları da yer almaktadır.

Bilgisayarların gelişimi

1850 yılları sırasında George Boole adlı bir bilim adamı sadece 0 ve 1 rakamlarının kullanıldığı ve kendi adıyla anılan bir Boole Cebiri sistemi geliştirerek bilgisayarların gelişiminde önemli katkılara imza atmıştır. 1890 yıllarına gelindiğinde ise Herman Hollerit isimli bilim adamı, bazı bilgilerin delikli kartlara yüklenebildiği ve tüm bu bilgiler üzerinde bazı toplama işlemlerinin yapılabildiği bir elektro manyetik araç geliştirmeyi başarmıştır. Tasarlanan bu hesaplama makinesi ise 1890 yılında ABD’nin nüfus sayımında oldukça başarılı bir şekilde kullanılmıştır.

Colossus keşfi

Alman şifreleme makinesi 2. Dünya Savaşı sırasında Enigma’nın mesajlarını çözmek amacı ile bir bilgisayar geliştirmeye çalışıyordu. Geliştirilen bu bilgisayarın adı ise Colossuz olmuştur. Colossus dünyanın ilk elektronik dijital programlanabilme kapasitesine sahip bilgisayarı olarak tarihe geçmişti.

ENIAC keşfi

1945 yılları sırasında bir grup bilim adamı ENIAC adlı bir bilgisayar yapmayı başarmıştır. Aslında askeri amaçlar için geliştirilmiş olan ENIAC isimli bilgisayarda radyo lambaları kullanılmıştı. Colossus’a benzer özellikleri bulunan bu bilgisayar Colossus’a göre çok daha hızlı ve esnek bir yapıya sahipti. Aynı zamanda Mark I’ya oranla oldukça hızlı olan bu bilgisayar ile birlikte artık elektronik bilgisayarlara da geçiş başlamış olup mekanik donanımlar artık yerini elektronik devrelere bırakmıştır.

Seri halde üretimi yapılabilen ve ticari amaçla kullanılan ilk bilgisayar ise UNIVAC I olmuştur. Tasarlanan bu bilgisayarlar yazıcıya sahip olup giriş çıkış birimleri de manyetik bant şeklindeydi. Bu yıllarda IBM 701 isimli bir bilgisayar piyasaya girmiştir. IBM 701 isimli bu bilgisayarlar ise vakum tüplü ve basit bir şekilde programlanabilen bir yapıya sahipti. Daha sonra ise IBM firması 1958 yılları itibariyle artık bilgisayarlarda vakum tüpleri yerine tansistor ve diotları kullanmaya başlamıştır. Bu sayede daha küçük, hafif ve daha az ısınan bilgisayarlar piyasaya sürülmüştür.

DEVAMI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu